Dibe Kp Kuruyan Tm Tortular Bama Yeni Dertler Ayor

dibe çöküp kuruyan tüm tortular başıma yeni dertler açıyor…

duy !

ölüler konuşamaz.

yassı yeryüzü, kızıl gök ve hibrit birkaç yıkıntı.

söz gelimi boşlukların nihayetinde sararan soluk benizli yüzlere ithafen, angarya hüzünlerim oldu benim de kabul. kabul henüz haykıramadığım tüm boşluklara. onca aradan sonra dibe çöküp kuruyan tüm tortular başıma dertler açıyor. bazen kırağı yapıyor atmosfer, içime çektiğim her an ciğerlerim kanıyor. çünkü kan demek nefes demek biliyorsun, fakat gülümsemeden sana dönmeyen aynaların unutuşu kalbine ağır geliyor. görmüyorsun ! ne diyorduk geçen gece olanlar pek de iç açıcı şeyler değildi bunu kabullenmiştik. sahi ne kadar oldu birlikte bazı şeyleri kabullenmeyeli ? kaç zaman oldu taramayalı akça saçlarını ruhunun. belirtili belirtisiz tüm nesnelere senin gözünden bakmayalı, hatta belki de senin ağzından tatmayalı…

iniyorum tahtımdan. damarlarım genişliyor ve hükmediyorum andıma. hüküm ve gece aynı kelime köküne ait çünkü. bu mümkün. etimoloji ve senin boynunun en kumral yerleri aynı zihine haciz. aynı zil aynı fasıla ve aynı kaçış. tutuklandım; soğuk kanlı tüm katillerin adına bir dakikalık saygı duruşunda. zamana ve fezaya büyük göndermeler yaptım sonrasında. aldandım karmaya. kan ve nefes. demiştim ya. bu ikilem. hırs ve yaradılış komplimanı. söz verildi, ahd edildi. tüm sevgi sözcüklerinin içleri birer birer boşaldı bu gece. zevk cümbüşüne küskün fuşya tüm elbiseler yırtık artık. zaman kalmadı. demiştim. gülümse. artık, aynalar sana dönüyor. yut senin için süzülmüş tüm tortuları. tükür gırtlağında ne varsa tüm kovuluşları. irkil tabancamdan alnına yola çıkmış bu kelimeyle: duy.

ölüler konuşamaz.

günaydın;

şehrin ve zarif ihanetlerin insanları.

masada bişiler eksik, bilin bakalım ne ?

neredeyse 3 ayda bir görüştüğüm 2 dostum var ve 3. ayın ay dönümü bugün. Bir kaç saat sonra bi pastanede tatlı yiyip çay/kahve içip geyikleyeceğiz. Sonrasında belki biraz elektrik ve doğalgaz zamlarından konuşuruz.

Yıllar önce aynı ekiple yine 3 ayda bir, ekonomik özgürlüğümüz için neler yapmamız gerektiğini ve bölgesel-sistemsel sorunları masaya yatırıp şikayetlerimizi birbirimize anlatıp dururduk. Çözüm yollarını hayatlarımıza uygulayıp, ekonomik özgürlüğümüzü elimize aldığımıza göre artık sadece geyikleyip zam konuşuyo olmak geliştiğimizi gösteriyo olduğunu umuyorum. Yani öyle olmalı.

İşin latifesi aynı ekiple teolojik felsefik ve tarihi sohbetlerimizi gerçekten bir hayli özledim. Buluşma saatine 2-3 saat kadar var. Gün güzel. Sizde durumlar nasıl ? Umarım iyidir…

Görüşmek dileğiyle, dashboard’dan takipte olacağım.

bazen, lazım.

bir şeyler deniyorum ve galiba güzel oldu 🙃