hermes-0 - zamanın kalbinde
zamanın kalbinde

42 posts

19. BLM

19. BÖLÜM

GÖLGELER

T, Ehriman şehrinin karanlık sokaklarında ilerlerken, gölgelerin arasında S’yi fark etti. S, korkudan titriyor, gözleri endişeyle doluyordu. T, S’nin bu halini görünce içindeki öfke ve çaresizlik daha da arttı. Sanki dünya onun etrafında yıkılıyordu. T’nin zihninde Ehriman’ı yakıp yıkma düşüncesi belirdi; bu karanlık şehri yerle bir etmek istiyordu. Ancak, S’yi kurtarma arzusu onu bu yıkıcı düşüncelerden alıkoydu.

T, derin bir nefes aldı ve S’ye doğru adım attı. S’nin gözlerindeki korkuyu dindirmek için elini uzattı. “Buradayım,” dedi T, sesi titrek ama kararlıydı. “Seni buradan çıkaracağım.”

Etraflarındaki gölgeler daha da yoğunlaştı, sanki Ehriman’ın karanlığı onları yutmak istiyordu. T, S’yi korumak için kollarını etrafına sardı ve birlikte bu karanlıktan çıkmanın bir yolunu aramaya başladılar. Her adımda, T’nin kararlılığı artıyor, S’nin korkusu ise yavaş yavaş azalıyordu.

  • yanlizvaroluss
    yanlizvaroluss liked this · 5 months ago
  • dreamsofthenightblog
    dreamsofthenightblog liked this · 5 months ago
  • baharmisali-blog
    baharmisali-blog liked this · 5 months ago
  • yildizlaraait
    yildizlaraait liked this · 5 months ago
  • hermes-0
    hermes-0 liked this · 5 months ago
  • gokyuzunuru
    gokyuzunuru liked this · 5 months ago
  • higgssbozonu
    higgssbozonu liked this · 5 months ago
  • dahaonceburadaydim
    dahaonceburadaydim liked this · 5 months ago
  • gozlerindekiay3
    gozlerindekiay3 liked this · 5 months ago
  • cimciimee
    cimciimee liked this · 5 months ago
  • ysfogzdgrz51
    ysfogzdgrz51 liked this · 5 months ago
  • sakingecenfirtina
    sakingecenfirtina liked this · 5 months ago
  • theedessa
    theedessa liked this · 5 months ago
  • hicokunmayacakolankitap
    hicokunmayacakolankitap liked this · 5 months ago
  • cedaa
    cedaa liked this · 5 months ago
  • thrasherq
    thrasherq liked this · 5 months ago
  • yasemen-nn
    yasemen-nn liked this · 5 months ago
  • fatossh0
    fatossh0 liked this · 5 months ago

More Posts from Hermes-0

6 months ago

9. BÖLÜM

YAZITLAR

Taş tabletlerden biri, T ve S’nin gençlik yıllarına aitti. İkisi de adanın farklı köylerinde büyümüşlerdi ve birbirlerini ilk kez bir festivalde görmüşlerdi. Festivalde, adanın geleneksel dansları ve şarkıları eşliğinde eğlenirken, göz göze gelmişler ve aralarında hemen bir bağ oluşmuştu. O günden sonra, sık sık buluşup adanın çeşitli yerlerini keşfetmeye başlamışlardı.Bir gün, adanın en yüksek tepesine tırmanmaya karar verdiler. Zirveye ulaştıklarında, muhteşem manzara karşısında büyülenmişlerdi. Güneşin batışını izlerken, birbirlerine olan hislerini itiraf ettiler ve o an, hayatlarının geri kalanını birlikte geçirmeye karar verdiler. Bu anı, yazıtta detaylı bir şekilde betimlenmişti ve onların aşkının başlangıcını simgeliyordu.Okudukları yazıtlar, ikisinin de kafasını hayli karıştırmıştı. S, kulübeye doğru yürürken içini bir ürperti kapladı. Her adımda, arkasından birinin onu izlediği hissine kapılıyordu. Hava kararıyordu. Adımlarını hızlandırdılar. Sessizlik, kulaklarını tırmalıyordu. Gölge oyunları, yerde dans ediyordu ve her an bir şeyin ortaya çıkacakmış gibi hissettiriyordu. Aniden, ormanın derinliklerinden gelen bir çatırtı sesi duyuldu. İkisi de donup kaldı, kalpleri hızla çarpmaya başladı. Neyse ki bu bir tavşandı.T, şömineyi yaktı. S, “Ben kendime şarap alacağım, sen de ister misin?” diye sordu. T, “Lütfen,” dedi. Kadehi eline aldığı zaman, S’nin gözlerine baktı. “Seni çok seviyorum,” dedi. S, T’ye sokuldu. “Ben de seni seviyorum,” dedi. İkisi de çok yorgundu ve kadehlerini kenara bırakıp uykuya daldılar.

6 months ago

3. BÖLÜM

HAYALLER VE DÜŞLER

Bir gece, T ve S mesajlaşırken, T aniden romantik bir teklif yaptı: “Seninle bir deniz kenarında sabahlamak istiyorum,” diye yazdı. “Dalgaların sesi eşliğinde, yıldızların altında…” Bu sözler, S’nin kalbinde bir yankı buldu. S, bu fikri okuduğunda kalbi hızla çarpmaya başladı. Gözlerinde canlanan sahne, onu derin bir huzur ve mutlulukla doldurdu.

S, hayalinde, T ile birlikte deniz kenarında oturduklarını, dalgaların ritmik sesiyle sakinleştiklerini ve yıldızların altında birbirlerine sarıldıklarını gördü. Bu düşünce, S’nin içini tarifsiz bir sıcaklıkla doldurdu. “Bu harika olurdu!” diye cevapladı. “O anı hayal bile edemiyorum, çok güzel olurdu.”

Bu romantik anın büyüsüyle, ikisi de ellerinde telefon, birbirlerine olan sevgilerini düşünerek uykuya daldılar. T’nin teklif ettiği bu sahne, S’nin rüyalarına bile girdi ve ona huzurlu bir uyku sağladı. O gece, ikisi de birbirlerine olan sevgilerini ve birlikte geçirecekleri güzel anları hayal ederek uyudular.


Tags :
6 months ago

16. BÖLÜM

EHRİMAN ŞEHRİ

Kral Valerius, T’yi yanına çağırdı ve ciddi bir ifadeyle konuşmaya başladı. “T, Ehriman şehri hakkında bilmen gereken çok şey var. Bu şehir, karanlık ve kasvetli bir yer. Yüksek duvarlarla çevrili ve her köşesinde devriye gezen askerler var. Şehrin girişinde, büyük ve ağır demir kapılar bulunuyor. Bu kapılar, sadece düşman komutanının izniyle açılır ve kapanır.”

Valerius, haritayı masanın üzerine serdi ve devam etti. “Şehrin etrafındaki surlar, düşmanların savunma hattını oluşturur. Bu surların üzerinde devasa mancınıklar ve okçular yer alır. Şehrin merkezinde, düşman komutanının karargahı bulunur. Bu yapı, diğer binalardan daha büyük ve daha ihtişamlıdır, ancak aynı zamanda ürkütücü bir görünüme sahiptir.”

Kral, T’nin gözlerinin içine bakarak, “Ehriman’a girmek neredeyse imkansız,” dedi. “Dar ve dolambaçlı sokaklar, her köşede gözetleme kuleleri ve sürekli devriye gezen askerler var. Şehirdeki yaşam, disiplin ve katı kurallarla yönetilir. Halk, sürekli bir korku ve baskı altında yaşar.”

Valerius, derin bir nefes aldı ve ekledi, “Ancak, bu karanlık atmosferin altında, bazı direniş grupları da gizlice faaliyet gösterir ve özgürlük için mücadele eder. Bu gruplarla iletişime geçmek, belki de tek şansımız olabilir. Ama unutma, bu çok tehlikeli bir görev. Her adımını dikkatle atmalısın.”

T, Kral Valerius’un söylediklerini dikkatle dinledi ve başını sallayarak, “Anladım, Majesteleri. S’yi kurtarmak için her şeyi yapacağım,” dedi.

T, kraliyet sarayından çıkarak adanın diğer ucunda kendi inşa ettiği kulübeye gitti. Burada bir süre yalnız kalarak S’yi kurtarmak için bir plan yapmaya çalışıyordu. Tam bu sırada kapı çaldı. “Kim gelmiş olabilir ki?” diye tereddütle kapıyı açtı. Karşısında, adanın uzun zaman önce öldüğünü zannettiği eski büyücüsü Merlin duruyordu.

Merlin, bilge ve güçlü bir büyücüydü. Doğaüstü yetenekleri ve derin bilgisiyle tanınırdı. T, şaşkınlıkla, “Merlin! Sen… sen yaşıyor musun?” diye sordu.

Merlin, gülümseyerek, “Evet, T. Uzun zamandır gölgelerde saklanıyordum. Ama şimdi, S’yi kurtarmak için geri döndüm. Sana yardım edeceğim,” dedi.

16. BLM

Tags :
6 months ago

7. BÖLÜM

GÜNEŞ YENİDEN DOĞUYOR

Sabah olduğunda, güneşin ilk ışıkları odaya doldu. T, gözlerini açtığında S’nin gülümseyen yüzüyle karşılaştı. “Günaydın,” dedi S, yumuşak bir sesle. T, gülümseyerek karşılık verdi. “Günaydın, aşkım.” İkisinin üzerinde de tatlı bir yorgunluk vardı Yatakta biraz daha vakit geçirdiler, birbirlerine sarılarak yeni bir güne başlamanın mutluluğunu hissettiler. T, S’nin saçlarını nazikçe okşarken, “Bu sabah her şey çok güzel,” dedi. S, “Evet, seninle her sabah güzel,” diye yanıtladı. Birden akıllarına dün gece okumayı bıraktıkları gizemli günlük geldi. T, “Günlüğü okumaya devam edelim mi?” diye sordu. S, heyecanla başını salladı. “Evet, belki de bu sabah sırrı çözebiliriz.”Günlüğü eline alan T, kaldıkları yerden okumaya başladı. Günlükte, eski bir kulübede yaşayan bir çiftin hikayesi anlatılıyordu. Ancak, çiftin isimleri T ve S’nin isimleriyle aynıydı. Bu durum, ikisini de daha da şaşırttı.“Bu çift biz miyiz?” diye sordu S, şaşkınlıkla. “Ama bu nasıl mümkün olabilir?”T, günlüğün sayfalarını hızla çevirdi. Her sayfada, çiftin yaşadığı anılar ve maceralar anlatılıyordu. Ancak, bazı sayfalarda yazılar silinmiş ve okunamaz hale gelmişti. Bu durum, günlüğün sırrını çözmeyi daha da zorlaştırıyordu.“Bu günlüğü çözmemiz gerekiyor,” dedi T, kararlılıkla. “Belki de bu fotoğrafların ve günlüğün sırrını çözerek, geçmişimizle ilgili önemli bir gerçeği öğrenebiliriz.”S, T’ye bakarak gülümsedi. “Evet, birlikte bu sırrı çözeceğiz,” dedi. Günlüğü okumaya devam eden S, “Geçmiş, şimdi ve gelecek arasında sıkışıp kalmış bir ruhun sancıları” yazısını gördü. Bu cümle, S’nin iç dünyasında derin bir yankı uyandırdı. Tam o anda, S derin bir nefes aldı ve T’ye döndü. “Bu günlükte yazılanlar, sanki benim iç dünyamı anlatıyor,” dedi. “Geçmişin yükü ve geleceğin korkuları arasında sıkışıp kalmış gibiyim. Varoluş ve yok oluş arasında bir yerdeyim.”

T, S’nin elini tuttu ve gözlerinin içine baktı. “Ben de aynı şeyleri hissediyorum,” dedi. “Geçmişteki hatalarım ve gelecekteki belirsizlikler beni de sıkıştırıyor. Ama belki de bu günlük, bize bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Belki de önemli olan, şu anı nasıl yaşadığımız.”

S, T’nin sözleriyle biraz rahatladı. “Evet, belki de haklısın,” dedi. “Geçmişin gölgeleri ve geleceğin belirsizlikleri arasında kaybolmak yerine, şu anın değerini anlamalıyız.” T, S’nin elini daha sıkı tutarak, “Birlikte bu anı yaşayalım,” dedi. “Geçmişin yükünü ve geleceğin korkularını bir kenara bırakalım.”

O an, ikisi de varoluşsal sancılarının aslında insan olmanın bir parçası olduğunu fark ettiler. Geçmişin gölgeleri ve geleceğin belirsizlikleri arasında, şu anın değerini anlamaya başladılar. Günlük, onların hayatlarına yeni bir perspektif kazandırmıştı. T ve S, birbirlerine sarılarak, bu anın huzurunu ve anlamını derinlemesine hissettiler.

Günlükte yazanlar, onların iç dünyalarını yansıtan bir ayna gibiydi. Her bir cümle, onların duygusal yolculuklarını ve içsel çatışmalarını anlatıyordu. T, “Bu günlük, bizim için bir rehber olabilir,” dedi. “Geçmişin hatalarından ders alarak ve geleceğin belirsizliklerine rağmen, şu anı en iyi şekilde yaşayabiliriz.”

S, T’nin sözlerine katılarak, “Evet, bu günlük bize bir şeyler öğretmeye çalışıyor,” dedi. “Belki de önemli olan, geçmişin ve geleceğin ötesinde, şu anın değerini anlamak.” T, S’ye bakarak, “Birlikte bu yolculuğu sürdüreceğiz,” dedi. “Ne olursa olsun, birbirimize destek olacağız.”

O an, ikisi de varoluşsal sancılarının aslında birer fırsat olduğunu fark ettiler. Geçmişin gölgeleri ve geleceğin belirsizlikleri arasında, şu anın değerini anlamaya başladılar. Günlük, onların hayatlarına yeni bir perspektif kazandırmıştı. T ve S, birbirlerine sarılarak, bu anın huzurunu ve anlamını derinlemesine hissettiler.

6 months ago

12. BÖLÜM

YENİDEN BAŞLANGIÇ

S, “Hadi anlat, neler oldu?” dedi. T, “Bekle,” dedi ve kapıdan yaşlı, uzun sakallı, iri ve dinç görünümlü bir adam girdi. Adamın gözlerinde bilgelik ve kararlılık parlıyordu. S’ye doğru yürüdü ve derin bir nefes alarak konuşmaya başladı: “Merhaba S, ben Solaria Adası’nın Kralı Valerius. Siz ikiniz, Solaria’nın koruyucu muhafızlarıydınız, ta ki birbirinize aşık olana kadar. Aşkınız, görevlerinizi ikinci plana atmanıza neden oldu ve bu da adanın güvenliğini tehlikeye attı.”

“Birlikte, adanın ıssız bir köşesinde bir kulübe inşa ettiniz. Askerlerim sizi bulmaya çok yaklaşmıştı. Bunu siz onlardan önce fark edip kulübede bir zaman kırılması yarattınız ve başka kapılar açarak kaçtınız. Bu kaçış size geçmişinizi unutturdu ve yeni dünyada iki farklı kişiliğe hapsolmuş iki insan oldunuz. Dünya insanları T için bir teşhis koymuştu ama sen bunu bilmiyordun, sadece uyum sağlayamadığını düşünüyordun.”

“Siz gidince Solaria tamamen savunmasız kaldı. Ada halkı artık kendini güvende hissetmiyordu ve anarşi çıktı. Halk, huzursuz bir şekilde ne yapacağını bilmeden her yere saldırdı. Bir kısmı yok oldu, kalanı adadan kaçtı. Sizin geri gelişiniz benim için bir umut olmuştu. Askerlerden birini o gece sizi takip etmesi için görevlendirdim. Sanırım T bunu fark etmişti ve biz kulübeye geldiğimizde seni bir şekilde göndermişti.”

Kral Valerius, derin bir iç çekerek devam etti: “Tekrar Solaria Adası’nı eski günlerine döndürmek için size ihtiyacımız var. Geri dönmeniz gerek. Ada halkı, sizin liderliğinizde yeniden huzur ve güven bulabilir. Siz olmadan, Solaria’nın geleceği karanlık.”