Insanlik - Tumblr Posts
Ninnilerle uyutulması gereken çocukların, kurşunlarla susturulduğu bir dünyada susmak alçaklıktır ...♠️♠️♠️
De ki: "Ey Yahudi akidesini benimseyenler! Bütün insanlar değil de, yalnız kendinizin Allah'ın dostları olduğunu iddia ediyorsanız, (bunda da) samimi iseniz haydi ölümü isteyin!"
🤲Hayırlı cumalar 🤲
İnsanlar neden iki yüzlü oluyor neden kendi gibi davranıyorlar neden insanların mutlulukları onlara fazla geliyor neden
Bunu neden yapıyorlar benim sevgim benim mutluluğum onlara ne de benim sevgimle ilgili eleştiri yapıyorlar ben herkesin kendi olmasını istiyorum herkes nasılsa o olsun başkalarının arkasından saçma sapan konuşup karşındakinin de kırılmasına sebep olmasın ben buyum her şey için yaşım küçük olabilir ama benim yaptığım bence hata değil
Hayatımda tek bir şeyden pişman olmadım
Tek bir şeyden
Ve benim tek mutluluğumu da benden soğutmaya çalışıyorlar
Bir zamanlar duygularımı kıranlara karşı bir dal bile kıpırdamazdı içimden oysa şimdi kırılmadık bir dal bile kalmadı bende..
Kalem misin yazasın?
Silgi misin silesin?
Kalp misin yaşayasın?
Akıl mısın düşünesin?
Tanrı mısın karar veresin?
Bırak insanoğlu kendi haline yansın.
Ve yorgunluktan çatallaşmış sesine birkaç kelime sıraladı; Lütfen kal...
Belliydi, bitikti.
Gereksiz insanlara fazla zaman harcamış, yorgunluktan ve düşünmekten kendini öldüren birine dönüşmüştü...
Galiba ümidim varmış...
"Aslında o kadar da önemli biri olmadığımız ortaya çıktığında neden üzülüyoruz ki?"
çok gıcık eder bu laf beni ama doğru, dünyanın çivisi çıktı. uzun uzun paragralar, tespitler vs dökmeye gerek olmayacak kadar doğru bu artık.
Istedim ki biraz sevgi ve insanlık hakkında konuşalım. Sevgi neydi emekti gibi klişe cümlelerle giriş yapmayacağım. Içimden çok fazla, keşke o klişe dönemlere geri dönseydik ve sevginin hala bir kıymeti olsaydı desem de, bu biraz sıkıcı bir giriş olurdu.
Çok fazla mücadele ettiğimiz zamanlara şöyle bir göz atalım. Aslında hepsinde yüzümüzü güldüren yegane şey sevginin varlığını hissetmek olmuştur.
Peki o sevginin saçma bir sebepten sizden alındığı o anı da hatırlıyor musunuz? İşte o nokta Oğuz Atay'ın da dediği gibi insanlığın öldüğü nokta oluyor. İnsanlık öldü ve kimse farkına bile varmadı.
Yıllar öncesinde birisi yarım kalan şey de pek ala bitti sayılabilir, sonuçta o kitabı okumaya devam edemezsin demişti. Bu cümleyi, tıpkı bazı cümlelerde olduğu gibi, yıllarca düşündüm.
Sizce sevgi yarım kalabilir mi, yoksa tamamen bitti mi saymalıyız? Eğer tamamen bitti sayarsak, insanlığımızı hangi köşeye fırlatıp atmamız gerekir?
Tüm bunları geride bırakarak şöyle de sorabilirim; sizde bir şeyleri yoksaymaya çalışmaktan sıkılmadınız mı?
Bu dünya ile başa çıkamıyorum. Hava kirli, insanlar kirli, duygular kirli. Öyle bir çağ ki bu, insanlar aldattığını gururla söylüyor, aile kavramı bile hiç önemli değil. Her gün zehir soluyoruz havadaki pislikten. Yardımlaşmayı bile çıkarlar çerçevesinde yapıyoruz.
Ben artık bu dönem ile mücadele edemiyorum. Tahammül etme aşamasını geçtiğiniz bir nokta vardır. Hani ne olursa olsun optimistik bakamadığın o nokta. Her kitabın kapağını açtığında, her dışarı çıkıp etrafına şöyle bir baktığında hissettiğin o tarifsiz duygu. Başaramayacağım diye hangimiz düşünmedik ki. Bu kadar kötülük karşısında insan nasıl direnebilir?
#bizbizeyeteriz
Çünkü bu dünya biraz da iyilerin hatrına dönüyor. Belki trafikte durup küfreden, duygularla oynayan, çalan, kıran tüm insanlara rağmen hala gerçekten nasılsın diye soran küçük bir azınlık bir yerlerde vardır. Sizlere selam olsun.
.
.
.
.
Bu aradaa... Gerçekten nasılsın?