Ac Hayat - Tumblr Posts - Page 2
uğruna savaşılacak bir kadın değil miydim ben?
anladım, bana çiçek alınmaz, bir çiçek anca mezarıma dikilir o da bana kokmaz
saçlarımın kısacık olduğu zamanları özlüyorum...
ben kafamdakilerle savaşıyordum, herkes temizlik yaptığımı sandı..
ne kadar ağlasam geçer bu duygu?! kendimi ne zaman yeterince iyi ve mutlu hissederim?! galiba artık hiç bir fikrim yok.. artık tekrar iyi hissedemem..
boş versene kızım. ölsen kimse umursamaz ki seni..sen kimsenin önceliği değildin, olamadın. elbet herkesin önceliği olan bir hayatı vardır.. ölsen bile yokluğuna alışmak herkes için kolay olur..
kendimi fazlasıyla yetersiz hissediyorum...
galiba ben hiç bir şey için "YETERİNCE İYİ DEĞİLİM"
kadınların saçlarında saklıymış anılar.. ve ben bazı anılardan kurtulmak istiyorum..
Buz gibi zemine basarken ayaklarım,
Sıcak bir duş aldım.
Gözyaşlarım suyla karışıp vücudumda süzülürken,
Bir kez daha lanet ettim; hayatıma, kaderime.
Acı mı hayatımın bir parçası,
Bir parçam mı acıya meyilli?
Gözlerim bulanıklaşıp hiçbir şey göremeyinceye dek,
Sadece karı özlemek istedim...
"Herkes ne diyecek? Bu ana kadar herkesten ne gördüm ki... Bana en yakın olanlar dahil olmak üzere, bu herkes dedikleri şey beni üzmekten, hayatımı manasız bir hale sokmaktan başka ne yaptı?"
İçimizdeki Şeytan, Sabahattin Ali
Kıpkırmızı olmuştu, elleri titriyordu. Sarıldı bana, elleri kıyafetime sıkıca dolanmıştı ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. İşte o an görmüştüm.
Bir çocuğun acısına şahit olmuştum. Endişeleri, korkuları, üzüntüleri hıçkırıklarının arasında dökülüyordu ağzından ve o ağlamaya devam etti, dakikalarca saatlerce... Gerçekten, bir çocuk bile bu kadar mutsuzsa bizim halimiz ne olacaktı? Bilmiyordum. Sanırım bekleyip görmekten başka şansımız yoktu...
Bana Rüyanı Anlat
Gecenin ıssızlığı sarıyor etrafı,
Ölüme giden ruhlar bedenlerden ayrıldı.
Nefes aldığını düşünüyorsan dön bak Dünya'ya,
Elleri boş olanların ruhu nasıl da temiz bizimkine kıyasla.
Bu gece bana rüyanı anlat.
Göreyim ne olup bitiyor şu sefil ruhunda.
Dön bak Dünya'ya,
Kabahat yalnız senin değil.
Bir insana nasıl benzer ki bir eşya
Baba, biliyor musun? Bugün çakmak yakmayı öğrendim, sigara içebilmek için.
Babamı sordu, ve sustum, sadece sustum. Ne geçmiş zaman eki kullanmaya takatim vardı, ne de yok demeye.
Birini daha kaybetmek istemiyorum
Nasıl başlayacağım yeniden?
Nasıl yeniden kaybettiklerime ağlayacağım?
Ve yine nasıl...
Nasıl tekrar kaybedeceğim bir şeyi sahipleneceğim?
Evet çok zor,
Ama kimse kolay olacağını söylemedi.
Bazen kendimi oralarda olmadan bulamıyorum.
çok gıcık eder bu laf beni ama doğru, dünyanın çivisi çıktı. uzun uzun paragralar, tespitler vs dökmeye gerek olmayacak kadar doğru bu artık.